December 17, 2012

RED BULL SOUNDCLASH / BEKLENEN GECE


Evet, sonunda o beklenen geceyi yasadik! Ama ne yasamak! Bundan sonra normal konserler artik pek yavan gelecek! :) Boyle bir muzikal deneyim yasamamistim daha once. Turkiye'de kimsenin de yasadigini ve uzunca bir sure de yasayacagini sanmiyorum.

Nasil bir carpisma olacagini ilk gazete haberinden beri cok merak ediyordum. En son NTV roportajindan sonra cok ama cok ilginc ve surprizli olacagini tahmin etmeye baslamistim ama bu kadar doyurucu muzik dinleyecegimizi ve iki grup arasindaki sozlu atismalarin da bu kadar eglenceli olabilecegini tahmin etmemisim. İki grubun da performanslari kadar bu etkilesimleri de seyircileri oldukca memnun etti ve kimse yerinde duramadi.

Red Bull Soundclash Turkiye icin bir ilk oldu, umarim son olmaz. Cunku bu tur etkinlikler cok sik yasanmiyor ulkemizde. Zaten boyle bir projeye aninda evet diyebilecek kadar cesur, cok da fazla sanatci yoktur Turkiye'de. Onun icin bu iki grubu da oncelikle bu projede yer almayi kabul ettikleri icin kutlamak gerek.

Simdi sizlerle o geceyi paylasmaya calisacagim. Orda bulunmak gibi olmayacak belki ama biraz fikir verebilirsem ne mutlu bana. :)

DEVLERİN CARPİSMASİ

O gece bana konser arkadasligi yapan arkadasimla saat 18:45'de kapi onune variyoruz. Arkadasimla konser saatini bekledigimiz kafeden yuruyerek 20 dakikada Kucuk Ciftlik Parki'na geliyoruz. Nefes nefeseyiz. İnsanlar coktan toplanmaya baslamis bile. Hava soguk, 3-4 C var sanirsam. Ellerimizi hohlamak zorunda kaliyoruz, ama kapali alanda olacagimiz icin konser sirasinda usumeyecegimizi bildigimizden rahatiz ve anlik soguga dayanmaya calisiyoruz.


Soundclash Kapısındayız

Bir TV ekibi bizim onumuzdeki genclerle roportaj yapiyor. Gencler heyecanli ve ne diyeceklerini bilemiyorlar. TV ekibi onlari rahatlatmaya calisiyor. :) Bana sorsalar ne diyecegimi cok iyi biliyorum ama bana gelmiyorlar. :(
Saat 19:20 gibi, siki kontrollerden sonra iceri aliniyoruz. Gurultulu bir tekno muzik caliyor icerde. Red Bull standlarini kurmus, icecek satiyor. İnsanlar soguga karsi red bull'larla donanmaya calisiyorlar. Sobalar yakilmis. İcerisi nispeten sicak. Ama tabii konserin baslamasiyla daha da isinacak ortam! :)

İceri girince ilk yaptigimiz sey, maNga'nin sahnesinin yerini belirlemek oluyor. Bunun icin de elbette ki aramamiz gereken sey, maNga'nin uguru olan Efe'nin turntable masasina her konserde astiklari o unlu 'maNga' bezi. :) Evet, alana girince sol tarafa dusen sahne maNga'nin. Mavi spot isiklariyla masmavi aydinlatilmis. Yani Sevgili maNga'miz masmavi bir sahnede performans sergileyecek. Alanin sag tarafindaki uzak kirmizi isiklarla aydinlatilmis sahne ise Athena'nin. Mavi sevdigim icin mi, yoksa mavi bana yumusak geldigi icin mi bilmiyorum ama nedense mavi sahnenin maNga'nin olmasi hosuma gidiyor. :)

MaNga'nın Mavi Sahnesi

Athena'nın Kırmızı Sahnesi

Hemen mavi sahnenin en onune yerlesiyoruz. Evet, en ondeyiz. Sanirim uzun suredir ilk defa bu kadar yakindan bir konser izleyecegim. Baska fanlar da fot.makineleri ve kameralari ile yerlerini almislar. Daha bir bucuk saat var. Biraz da gecikme olur diye tahmin ettigimiz icin, en az iki saat bekleyecegiz burda. Onun icin yere oturmayi tercih ediyoruz. Konser baslamadan yorulmak isimize gelmez. :) Hemen orda, sicak kanli arkadasim sayesinde cevremizdeki diger fanlarla muhabbetimiz basliyor. Bayagi fanatikler var. Grup uyeleriyle her konser resim cektirme takintisi olan bir arkadas bile var. Bravo diyorum. Bir ara adim geciyor, bir fan "İnci kim?" diye soruyor nedense. Arkadasim, "İste İnci bu!" diyor ve beni isaret ediyor. Megerse o arkadas, benim Twitter'daki takipcilerimden biriymis. :)
MaNga fanları konser oncesi beklemede

Ben Twittdaslarima bir soz vermistim. Gidemeyen fandaslarima konserden canli tweetler atacaktim. Gorevsinas bir Oglak olarak kapi onunden attigim ilk tweetimden sonra, simdi de alan icinden bir iki resimli tweet atmak uzere alani turlamaya basliyorum. Oncelikle mavi ve kirmizi sahnelerin resimlerini tweetliyorum ve beni izlemekte olan twittdaslarima rapor geciyorum. Kendimi tam anlamiyla bir gazeteci veya TV muhabiri gibi hissediyorum. Biliyorum ki, tum dunyadaki maNga hayranlari tarafindan takip ediliyorum su anda. Cunku maNga İspanya grubundaki arkadasimiz Esther'in, burdan yayin yapacagimi kendi grubundaki uluslararasi fanlara yaydigini biliyorum. Bir gecede takipci sayim 20 kisi birden artiyor. Belki daha da fazla. Bu da benim icin ayri bir heyecan oluyor. Oyuncaklarimi, kitaplarimi ve giysilerimi kardesimle paylastigim cocukluk gunlerimden beri, yani kendimi bildim bileli paylasmayi sevmisimdir ve bu tam bana gore bir is diye dusunuyorum.
Red Bull Soundclash Arena

Saat 21:00'e gelirken sahnelerde hareket basliyor. Sahnenin yan tarafinda maNga elemanlarini goruyoruz. Cikmak uzere beklemekteler. Ozgur zipliyor. Efe, Yagmur, Ferman ve Cem sakin gorunuyorlar. Arkadasim, Nathalie'yi de gordugunu soyluyor. :) Heyecanimiz artiyor. Ve gecenin sunucusu olan Alp Kirsan'in sesiyle basliyoruz. Kirsan, alkismetreden bahsediyor. Gece boyunca performanslar sonrasi seyircinin alkislarinin olculecegini belirtiyor. Ekranlardaki beyaz noktayi kirmizi hale getirip, Red Bull logosunun cikmasi alkismetrenin patlamasi anlamina gelecek.

Saatlerimiz 21:15'i gosterdigi anda sahne hareketleniyor. Bizimkiler sahneye cikiyorlar. Arkadaki kirmizi sahnede neler olup bittigiyle ilgilenmiyoruz bile. Soundclash basliyor. Bizim icin maNga'nin performansi onemli. :)
Once bizimkilerin giysilerinden bahsedeyim. Yagmur siyah transparan bir tisort giymis. Pantalonunun bacak kisimlarinda parlak tasli kisimlar var. Onu epeydir boyle gormemistik. Ozgur, yine parlak tasli apoletler takmis. Cem ve Efe normal tisortler icindeler. Ferman her zamanki klasik Ferman, siyah atletiyle. Yeni kazittigi kafasinda siyah bir bere var. Yillarin kivircik saclarini kestirince hayranlardan tepki gormustu, ama artik onun bu sacsizligina alistik sayilir. Onlari Eurovision 2010'dan beri ilk kez ozel hazirlanmis kostumlerle goruyoruz.

Daha once de anlattigim gibi, Soundclash bazi kurallari olan bir muzik carpismasi. Kurallari biliyoruz. İlk once isinma turlari var. İki grup da üç parcasiyla seyircileri sonraki raundlara hazirlayacaklar.

MaNga basliyor ilk olarak. İlk parcanin ne olacagi konusunda suphemiz yok ve hakli cikiyoruz. "Rezalet Cikarasim Var"in guclu davuluyla Ozgur resmen Soundclash'i baslatiyor! MaNga ve Ferman formunda. Sasirtmayan kaliteli bir performans ile baslangici iyi maNga'nin. Sonra Ferman, "siradaki sarki 8 yil once bugun cikmisti" diyor ve sonraki sarkinin ilk albumden gelecegini anliyoruz. Herkesin sevgilisi olan "Bir Kadin Cizeceksin"in bilindik melodisi basliyor. Daha sonra ise, butun maNga konserlerinin olmazsa olmazi, seyircilerin en gaza geldikleri sarki belki de, "Evdeki Se(k)s" geliyor ve tabii Efe'nin benzersiz esligiyle. Her zamanki gibi formlarindalar arkadaslarimiz.

MaNga'nin isinmasi bitince siradaki Athena basliyor isinmasina/isitmasina karsi sahnede. Bu arada Yagmur, Cem ve Efe kendi sahnelerinden Athena'nin performansini izliyorlar.
Yagmur, Efe ve Cem mavi sahneden Athena'nın ısınmasını izliyor

Isinma turlarindan sonra, Soundclash'in ilk raundu "Cover" olacak. Cover parcanin ne olacagini cok merak ediyorduk. NTV roportajinda bile bunu acik etmemek icin o kadar ugras vermislerdi Yekta Kopan'in cabalariyla; hatta Ferman agzini tutmasi icin Yagmur'dan dirsek darbesi bile yemisti, ama konserden bir gun once Red Bull TR sitesi sarkinin ne olacagini ilan ederek, butun surprizi bozmustu nedense. Evet, cover parcayi biliyoruz artik ve calisarak geldik: Chemical Brothers'dan "Galvanize".
Round 1 / The Cover / maNga Galvanize

Melodisi bir kac yil once bayagi unlu olmus bir rap parcasi. Rap deyince, Ferman'imiz sever. O yuzden endise etmiyoruz. Ama boyle bir show asla beklemiyorduk, o da bir gercek! Hatta maNga'yi Eurovision'dan beri boyle koreografisi yapilmis bir show icinde ilk kez gorduk diyebilirim. Ferman'in Red Bull roportajinda bahsettigi "giristeki surpriz" buymus megerse. Bir kere danscilar var ve danscilarin gozleri kapisonlarinin altinda paril paril parliyor ve bana Star Wars filmlerindeki parlak gozlu cuce kum insanciklarini hatirlatiyorlar. Sonra dumanlar icinde emekleyen bir dansciyi bagladigi kayisla ceke ceke getiren tulumlu ve parlak tasli kapisonlu biri geliyor ve kim oldugu acik: Ferman!...Ferman??!! "Bu ne ya?!" "Kim bu?!" diye sasiran seyirciler var aramizda. Ha, bu arada Cem de parlak tasli yakaciklar takmis. :) Bu gece parlak taslardan gidiyoruz! :) Yine bilim kurgu gibi olan bu koreografi, buram buram Nathalie kokuyor diye de eklemeden duramayacagim. :) Ooo, o da ne?! Parlak gozlu danscilara ek olarak, iki de burlesk kostumlu, yani siyah ag corapli, siyah mayolu iki seksi showgirl geliyor salinarak ve biri Cem'in yanina, digeri Yagmur'un yanina gidip poz veriyorlar ve sonra da Ferman'in iki yanina gelip duruyorlar.
 
Ferman ve showgirller - Galvanize
 
Evet, acikcasi bu kizlari beklemiyordum iste! Nathalie bilfiil calismis bu koreografi icin, belli. :) Ve performans tam da sarkinin ve Soundclash'in ruhuna uygun goze hos gorunen bir show oluyor! MaNga hayranlari salonu alkislariyla inletiyorlar. Ferman'in sarkida kullandigi yirtik sesi de eminim butun sadik maNga hayranlari ozlemislerdi ve doya doya dinlemis oldular. :)

Bakalim Athena'nin "Galvanize" yorumu nasil olacak? Ben bu arada bir iki tweet atarak tuyo veriyorum twittdaslarima. Eminim onlar baska kaynaklardan da takip ediyorlardir durumu diye de umuyorum, cunku ben konser heyecanina kendimi kaptirmis olarak bir yandan da video cekmekte oldugum icin istedigim kadar cok tweet yazamiyorum.

Athena'nin kendi "Galvanize" yorumlarindaki surprizini de kimse beklemiyordu eminim. Onlar ise oryantal dansoz getirmislerdi showlarina. MaNga'nin bilim kurgu showu ne kadar sasirtici idiyse, Athena'nin alaturka dansozleri de o derece beklenmiyordu eminim. Sanki maNga'ya "Alin iste! Bizde de kizlar var, n'aber?" der gibiydiler. Athena solisti Gokhan'in NTV roportajinda "olayi Turklestirmek" derken neden bahsettigini simdi anliyorum. Duruma ne kadar uydu bilemiyorum, ama seyircinin hosuna gittigi kesin. Cunku salon alkistan inliyor! Athena her zamanki gibi tribunlere oynamayi iyi bildigini gosteriyor.


Ferman, Gokhan ile karşılıklı atışmada

İki solist karsilikli sahnelerden birbirleriyle atismaktan cekinmiyorlar bu arada ve bu cok eglenceli. Ferman dansozleri gercekten de beklemedigini, surpriz oldugunu soyluyor. Gokhan Ferman'a "sevdin mi?" diye muzip bir tavirla soruyor. Orda yarim kalan bir konusma var ve ben o konusmanin devamini gercekten bilmek istiyorum. Gokhan, "bu neden oldu, biliyorsun" diyor. Ferman da merak ediyor, "niye oldu?" diye soruyor o da, ama Gokhan lafi ceviriyor ve "asil konu simdi basliyor!" diye bilerek ya da bilmeyerek soruyu unutturuyor. Ferman da pesine dusmuyor cevabin. Yani orda Gokhan niye dansozleri getirdigini soylemek uzereydi ama artik bunu hic bilemeyecegiz. :(

Neyse, sirada ikinci raund olan "Devralma" var. Bu raundda iki grup birbirlerinin sarkilarini orta yerden devralip tamamlayacaklar. İste bu heyecanli olacak sahiden. İlk once maNga baslayacak ve Athena devralacak. İki sahne arasinda sevimli atisma devam ediyor. Gokhan, "Asil simdi basliyoruz. Bakalim sarkinizi nasil alacagiz?" diye laf atiyor. "O calacaginiz sarki bizim olacak" diye devam ediyor. Ferman altta kalir mi, "Cok pis gaza getirdiniz ama bizi!" diyor gulerek. Biz hangi parcayi devredecekler diye sahiden merak ediyoruz.
Round 2 Takeover - Devralma 1
maNga - Cevapsız Sorular + Athena - Serseri Mayın
 
Ve asik oldugum sarki "Cevapsiz Sorular"in album versiyonunun tanidik piyano nagmeleri basliyor. Seyirciler alkisa basliyorlar. Ben sahsen bu sarkiyi devredeceklerini beklemiyordum. Sasirdigimi itiraf edeyim. Athena'nin sarkiyi ne sekle sokacagini gercekten bilemiyorum su anda. Hizli mi, yavas mi? Ama sarkinin bu versiyonunu uzun zamandir sahnede calmadiklarini bildigim icin heyecanliyim. En azindan 2011'den beri konserlerde bu sarkinin akustik, tek gitarli versiyonunu dinliyoruz cunku. Ferman laf atmaya devam ediyor ve "Bu sarkiyi Athena icin caliyoruz" diyor biraz abartarak ve sonra da ekliyor bizi isaret ederek "..ve tabii ki sizin icin, ah!". :) Yagmur, sarkinin yorumuna bazi elektronik tinilar katmis ve guzel olmus. Ferman gayet rahat devam ediyor. Her zamanki gibi seyirciye de atiyor topu nakaratta. Seyirci yine eslikte super. Ferman arada kisa bir nagme yaptiktan sonra, Yagmur "buyrun top sizde" der gibi elini karsi sahneye dogru uzatiyor ve Athena basliyor...ama nasil?!!  Reggae ritminde bir melodi yukseliyor karsi sahneden. Herkes cok sasiriyor.

Athena "Cevapsiz Sorular"i bayagi hizlandirmis. Hizli bir "Cevapsiz Sorular"i beklemiyordum, gercek bir surpriz oldu bu! Bu sarkiyi boyle dinlemeyi tercih eder miyim? Sanmiyorum ama Athena sarkiyi tam da onlardan beklenecek sekilde devralmis. Bu sarkinin da hizli soylenebilecegini hic dusunmemistim. İyi bir deneysel calisma olmus. Bu arada bizim sahnede ise Ferman reggae ritmine uygun sekilde tempo tutuyor, sekiyor, zipliyor! :) Efe yere comelerek bir kagida bir seyler yaziyor, yazdigini Ferman'a gosteriyor ve sonra da o kagidi arkada cekim yapmakta olan kameraya tutuyor. Bana sanki uzerinde "ATHENA" yaziyor gibi geldi ama bilemiyorum. Ancak TV'de gorebilecegiz bunu.
Gokhan da, Ferman'in yaptigi gibi nakaratta topu seyirciye atiyor ve "Cevapsiz Sorular"a yine full seyirci tarafindan sahane bir sekilde eslik ediliyor! Sarkiyi bitirir bitirmez, Gokhan yine mikrofonu aliyor eline ve "Arkadaslar, bir sey itiraf etmek istiyorum. Bu sarki, gercekten Turkce olarak dinledigim en guzel bestelerden biri. Cok tesekkur ediyorum paylaştığınız için!" diyor. :) Evet, artik "Cevapsiz Sorular" muzik tarihimizde yeri olan bir klasik. Asla unutulmayacak. Bir sifat gibi de kullaniliyor. Yani soyle: "Bu albumun cevapsiz sorular'i bu parca!" dendiginde, ne demek istendigi cok rahat anlasiliyor. "Cevapsiz Sorular"; romantik, huzunlu ayrilik sarkilarinin bir temsilcisi Turkiye'de. Bu da maNga icin gurur verici bir olay bence.

Atisma devam ediyor sahneler arasinda. Sira Ferman da. Diyor ki, "Gokhan, o kadar acayip ve farkli bir formda caldiniz ki, ben gercekten bundan sonra...kafam oraya gidiyor yani!" Ne demek istedigini anliyoruz. :) Yani "ben bundan sonra bu formu aklima getirmeden nasil soyleyecegim bu sarkiyi?" demek istiyor. :) Evet, zor olacak, haklisin! :)
Gokhan: "Bundan sonra boyle caliyoruz! Bize konserlerimizde calmamiza izin var mi?"
Ferman, sevimli bir sekilde gulumseyerek kollarini ileri uzatiyor ve "var!" diyor!

Sira Athena'da. Simdi onlar, bir sarkilarini maNga'ya devredecekler. Onlarin sarkisi, bilindik "Serseri Mayin". Nakaratiyla salonu costuran bir performans ile sarkiyi karsi sahneye yolluyorlar. Nakarattan sonra, maNga'nin aci aci aglayan elektro gitariyla sarki mavi sahneye geciyor. Nakarattan beri standby'da bekleyen Ferman, mikrofonu sikica kavrayarak cok sert ve yirtik bir sesle giriyor kendi versiyonlarina. MaNga'nin ön takimi elektro gitar riffleriyle costukca cosuyorlar. Evet, epeydir boyle sert degildiler ama paslanmadiklarini gosteriyorlar ve sert maNga'yi geri isteyen hayranlarini mutlu ediyorlar. Sarkinin sonlarina dogru nakaratta muzigin aniden yavaslayip, Ferman'in birdenbire sertten yumusaga indigi kisim ozellikle dikkatimi cekiyor ve cok hosuma gidiyor. Ferman'in sesini bu sekilde genis bir aralikta cok rahat kullanabildigini biliyoruz, ama bu yavaslama ve yumusama hizli sarkinin icinde aniden karsimiza cikinca sasirmadan edemiyoruz. Eminim Athena da bu ani inisi hic beklemiyordu. Ferman bir yandan da bize komut veriyor: "Hadi gormek istiyorum ellerinizi, sagdan sola veya soldan saga! İste buna trans denir!" Sonra alcak ve yumusak sesiyle sarkinin nakaratini yukselen bir kresendo ile yeniden orijinal hizina geri dondurup hasin bir sekilde bitiriyor...ve wow! Bence bu sarki sahane bir sekilde devralinmistir!

Bu raund iki kere yapilacak. Yani iki sarki daha devredilecek. Once maNga basliyor yine. Bu kez devredecekleri parcalari, "Dursun Zaman". Parca Yagmur ve Cem'in birlikte yaptiklari gitar sololariyla basliyor. Gitarlarin havasindan "Dursun Zaman"in baslayacagini anliyoruz. Goksel'in sesi olmadan her zaman bir parcasi eksik olacak olan parca, Yagmur ve Cem'in gitarlarinin tanidik tinilariyla basliyor. Sonra Ferman sesiyle onlara katiliyor. Nakarattan sonra Yagmur yine elini ileri uzatarak sarkiyi karsiya pasliyor.

Bu sefer Athena'dan Hakan'in gitarindan "Dursun Zaman"in introsunu dinliyoruz ve kardesi Gokhan sesiyle katiliyor ona. Bence cok guzel bir maNga cover'i yapti Athena performanslariyla. Parcanin formunu bozmadan, hakkini vererek, duygusunu da eksik etmeyerek cok guzel tamamladilar onlari. Konserdeki en begendigim yorumlardan birinin bu oldugunu itiraf ediyorum. Yagmur da oyle dusunuyor olsa gerek ki, karsi sahneden egilerek bir selam cakiyor ve haklarini teslim ediyor Athena'nin. Ferman da yaninda hareketsiz bir sekilde gozunu kirpmadan dinliyor Athena yorumunu. Sasirdigi belli. :)

Round 2 Takeover - Devralma 2 maNga - Athena Dursun Zaman

Round 2 Takeover - Devralma 2 Athena'dan maNga'ya Bazil 1.Kısım Athena 
Round 2 Takeover - Devralma 2 maNga'dan Athena'ya Bazil 2.Kısım maNga

Sirada Athena'dan maNga'ya gonderilecek sarki var: "Korsanlar Krali Bazil". Athena'nin en sert parcalarindan biri bu herhalde. MaNga da ayni sertlikle karsilik veriyor parcada ve mukemmel tamamliyor orijinal sarkiyi. Sarki bitiminde, Ferman "Bu ne acayip bir sarkı boyle?" deyince, Gokhan "Buldozer gecti sanki!" diyerek begenisini ifade ediyor. Bu sefer Ferman ondan konserlerde bu sarkiyi calma izni istiyor. Gokhan "Degiselim sarkilari" diyor buna karsilik. :)

Sira 3. raunda geliyor. Yani her iki grubun sarkilarini üç farkli tarzda yorumlayacaklari Carpisma Raundu. Secilen üç tarz; akustik, elektronik ve metal.

İlk tur olan AKUSTİK'te once Athena basliyor, yumusak romantik parcalari "Kayip" ile. Guzel bir parca oldugunu itiraf edeyim. Salonda akustik gitar guzel yankılanıyor. Bu arada maNga sahnede dinleniyor, biraz soluklaniyor. Kendi akustik parcalarinin hazirliklari suruyor. 3 tarzdan birinin akustik olacak olmasi surpriz oldu. Bunu dusunmemistik hic birimiz. Hangi parcayi akustik yapacaklari konusunda da hazirliksiziz. Cevapsiz Sorular olamaz artik. Gonlum daha once akustigini duymadigimiz bir parca olmasindan yana, ama sahneye gelen bir kemanci ve bir de cellocu bayan enstrumantalisti gorunce hangi parcayi yapacaklarini anliyorum. Birazcik hayal kirikligi oluyor bende.
Round 3 The Clash / 1.Genre Acoustic / Athena - Kayip / maNga beklemede 
Ferman hayranlarla sohbette - karşıda Athena akustik yapıyor

Ben buyuk ekranda Athena'nin sahnesinin videosunu cekerken bir anda cevremde hafif capli bir gurultu olunca bizim sahneye donuyorum ve Ferman'la burun buruna geliyorum! Sahne kenarina gelmis bu arada, bizim onumuze comelmis soruyor: "Nasil gidiyoruz? İyi miyiz?". Hepimiz dogal olarak basparmaklarimizi yukari kaldirip OK isareti yapiyoruz. Erkek hayranlar, Ferman'in kolundaki saate goz koymuslar ve ona "saati ver, saati!" diye bagiriyorlar. Bir kiz "susadim" diyor, Ferman da Cem'in sandalyesinin dibinde duran suyu alip kiza veriyor. :) Bu kizcagiz, her konserde Cem'in suyunu alirmis, "Bu sefer Ferman'in elinden almak nasip oldu" diyor! Evet, bazi hayranlar takintili insanlar! :)

Ama saati Ferman'in kolunda kaliyor elbette. :) Avcilar konserinde sapkasini kaptirdigi gibi, bu sefer de saatini kaptirmaya niyeti yok. Gafil avlanmiyor bu sefer. Erkekler hala "saat!" diye bagiriyorlar ama o bunu duymazdan gelip geriye gidiyor. :) Ve Athena'nin akustik performansi bitinceye kadar sahneyi turluyor, bayan kemancilarla sohbet ediyor, hatta bir ara kulisten gelmekte olan Yagmur'un yolunu kesip onu kucakliyor! :) Aman Allah bozmasin! Onlarin bu dostluklari gozlerimi yasartiyor! :)
Round 3 The Clash / 1.Genre Acoustic / maNga Fly To Stay Alive

Ve sira maNga'da. Onlar akustik yapmaya aliskinlar. Yagmur, Cem ve Ferman akustik performans icin yuksek sandalyelerine geciyorlar ve Fly To Stay Alive'in o dokunakli gitari basliyor. Arkadaki ozel gelen keman ve celloyu da duyabilseydik iyi olacakti ama. Guzel ve temiz, maNga'dan alistigimiz bir akustik performans oluyor.

2.tarz ELEKTRONİK olacak. Once Athena "Kalb-i" adli parcalarini elektronik kilifa sokuyorlar. Bu parcayi daha once bilmedigim icin yeni kilifi hakkinda bir yorum yapamiyorum. Ben o sirada o ana kadar olan kismin ozetini tweetlemekle mesgulum.
Round 3 The Clash - Carpışma / 2.Genre Electronic /
maNga We Could be The Same 

Merakimiz, maNga'nin hangi sarkiyi elektronik yapacagi hakkinda. Parca basinda Ferman en bastan beri mikrofonun yaninda duran klavyeyi kullanma hazirliklari yapiyor. "Ziplayacak miyiz?" diye birkac kere soruyor ve oldukca hizli bir sekilde taninmaz bir duzenlemeyle parcaya giriyorlar. Sanki yeni albumlerinde olacak yeni bir sarki gibi. Ne ola ki bu? Ancak Ferman soylemeye baslayinca anlayabilecegiz galiba. :) Ferman bayagi bayagi klavye calabiliyormus. Bunu ilk kez goruyoruz konserlerde. :) Evet, parcamiz, cok iyi bildigimiz veya bildigimizi sandigimiz "We Could Be The Same"den baskasi degil! Ama bambaska bir kilifta cok farkli olmus bu sefer. Tam bir disco parcasi. Atlamalik, ziplamalik, hoplamalik bir sey olmus bu! Nakaratta her zamanki gibi bizler eslik ediyoruz ona! "Fooor all this tiiiime!" diyerek. :) Salon bayagi bir cosuyor. Bu haliyle, 2010 Eurovision 2.cisi sarkimiz, discolarin yeni vazgecilmezi olmaya aday yeni bir sarki haline gelmis acikcasi. :)

3. ve son tarz, METAL olacak. Athena'nin secimi, bu kez "Öpücük" adli parcalari. Bunu da daha once bilmedigim icin ne kadar degistigi konusunda bir sey diyemeyecegim, ama uzaktan oldukca sert geliyor muzigin sesi. :)

Buna karsilik, maNga'nin metal tarzi icin sectigi parca yine taninmaz bir duzenlemeyle basliyor. Ferman soylemeye baslayinca anliyoruz ki bu parca "Beni Benimle Birak"! :) Bu da bu formuyla yepyeni bir sarki olarak albume konabilir. Oldukca sert bir halde karsimiza cikiyor yillarin sarkisi. :)
Round 3 The Clash Metal / maNga Beni Benimle Birak 1.Kısım 
 
Round 3 The Clash Metal / maNga Beni Benimle Birak 2.Kısım   

Bu arada yine Gokhan ve Ferman arasinda atisma oluyor. Gokhan aslinda aralarinda o kadar dostane bir durum olmadigini, simdi seyircilere ayip olmasin diye cekisme yapmadiklarini, ama sonra goruseceklerini; buna karsilik Ferman mumkunse arkada birbirlerini gormeseler iyi olacagini, kulislerin de birbirine cok yakin oldugunu, mumkunse kulis odalarinin da arasini biraz acsalar iyi olacagini soyluyor. :)

Son ve en heyecanla bekledigimiz bolum ise JOKER raundu. raund baslamadan, Ferman karsı sahneye bir soru yolluyor: "Yalnız Gokhan, bu performanstan sonra dostlugumuz devam edecek, degil mi?" Gokhan ise, "Ne demek, Fermancım, bizim dostlugumuz omur boyu!" diyor. :)

Bu raundda her iki grup da sahnelerine birer konuk sanatci davet edebileceklerdi. Bu konuk sanatcilarin kim olabilecegi konusunda bayagi spekulasyonlar donmustu, ama bu konuda kimseden hic bir tuyo alamamistik. MaNga'nin yillar icinde yolunun kesistigi herkes olabilir diye dusunmustum ben. Cok unlu birinin gelmesini beklemiyordum acikcasi ama gelenler de hic aklima gelmemisti!

Bu raund icin maNga'nin sectigi parca butun konserlerinin kapanis parcasi olan "Alisirim Gozlerimi Kapamaya". Bunda bir surpriz yok. Simdi konuk sanatcinin parcanin neresinde onlara katilacagi noktasinda heyecanliyiz. Alisirim Gozlerimi Kapamaya'nin alistigimiz piyanolu huzunlu introsu basliyor. İsikli trampetler sahneye coktan gelmis. Ferman bir seyden memnun degil nedense ama. "Ya bu sarki..." diyor ve gerisini duyamiyoruz. Sonra gelip Cem'e birsey soyluyor. Bu arada yine kulakliklariyla bogusuyor kisa bir sure kulaklarina takmak icin onlari ve sonra da parcaya basliyor. Yine parcadaki rap kisimlar yok. Ama eksikligini duymuyoruz elbette. :) Guzel bir performans oluyor. Ama sarki ilerliyor, konuk hala ortada yok! Trampet showlarini da yapiyorlar. Ee, sarki bitecek...konuk nerde? Konuk geciktikce, "acaba perkusyon veya davulla ilgili biri olabilir mi?" dusuncesi geciyor kafamdan. Cunku artik sarki da bitmek uzere ve bu noktada baska ne olabilir diye dusunuyorum ve aklima gelen tek isim de unlu darbuka ustasi Burhan Öcal.
Round 4 / Joker / maNga - Alisirim Gozlerimi Kapamaya 1.Kısım 
Round 4 / Joker / maNga - Alisirim Gozlerimi Kapamaya 2.Kısım 

Ve... o da ne? 5 kisilik bir davul ekibi geliyor sahneye! Yari yariya hakli ciktim sayilir. :) maNga uyeleri ve davulcular hep birlikte son derece ritmik ve costurucu bir sekilde calmaya basliyorlar. Davulcularin sefleri, daha sonra ogreniyoruz ki, davul ve perkusyon ustasi Cem Bergamali imis. Ben galiba bu adi daha once duymustum, ama nerde ve hangi vesileyle? Bilemiyorum, ama buyulenmis gibi bu extra davul showu izliyoruz ziplayarak. Sahnedeki 2.Cem Bey ve adamlari costukca cosuyor, costurdukca costuruyorlar. Ve bizimkilerle uyum icinde son vuruslarini yaparak bitiriyorlar. Salon alkistan yikiliyor. MaNga uyeleri yine bagetlerini seyircilere firlatiyorlar. Efe'nin bageti kafamin ustunden ucarak arkamda birileri tarafindan kapiliyor. Cem'in bir bageti sagimda biri tarafindan kapildiktan sonra, konser arkadasim Cem'e "Bana at! Bana!" diye bagiriyor. Cem sanki onu duymus ve arkadasima denk getirmek istermis gibi, sanki bir basket potasina topu firlatir gibi bizimkine dogru bageti firlatmiyor, yumusak bir sekilde gonderiyor ve...ve...arkadasim da bageti yakaliyor!!! Wow! Bu kadari da olmaz artik diyesim geliyor! :) Sevincten birbirimize sariliyoruz. :)
Athena ve Mehter Takımı

Sira Athena'nin Joker'li son raundunda. Biz maNga davul show ile cosmakla mesgulken Athena'yi tamamen unutmusuz. Karsi sahneye dondugumuzde, o da ne? Tum Athena sahnesini, tum ciddiyetiyle Mehteran Bolugu'nun kaplamis oldugunu goruyoruz. Butun salon saskinlik nidalariyla doluyor bir anda. Biz dahil herkes Athena sahnesine donuyor! Ve "Hasdurr!" diyen Mehter şefinin sesiyle, belki de Athena'nin yazmis oldugu en gaza getirici sarki olan "Holigan"in ziplatici melodisi tum salonu kapliyor! Bu sarkiya kim dayanabilir ki? Kimse! MaNga hayranlari da dahil olmak uzere herkes ziplamaya basliyor bir anda. Sarkinin introsundan sonra ilk notalarla birlikte Mehteran'nin zurnalarini da duyuyoruz! Athena cok akillica davraniyor bence. 2000 Avrupa Basketbol Sampiyonasi'nda Turk Milli Basketbol Takimi icin yazdiklari "12 Dev Adam" sarkisi nasil milli takimimizi verdigi coskuyla finale tasidiysa, burda da yine Athena'nin tum seyircileri bir anda ele gecirdigini goruyoruz! Yapilacak bir sey yok! Athena bu isi, yani costurma isini iyi biliyor! Spor marsi yazmak onlarin isi. Bunu bir kez daha gosterdiler ve alkismetre cok hizli bir sekilde patladi bu kez! Oryantal dansozlere ve Mehteran'a kim dayanabilir ki? Klasik Turk'uz iste! Mehter takimi ile bir anda tum milli duygulari kabariyor seyircilerin. NTV roportajinda Gokhan "olayi Turklestirmek" derken bunu kasdediyormus demek ki. MaNga'nin da bizim kadar sasirip sasirmadigini gercekten merak ediyorum. Acaba Mehter Takimi'ni gormeyi bekliyorlar miydi?
Mehteran'lı Athena sahnesi
"Holigan" Performance by ATHENA Feat. Mehteran
Round 4 Joker / Athena - Holigan feat.Mehter (maNga sahnesi onunden)

"Holigan" bitince maNga'nin da Athena sahnesine gitmis olduklarini farkediyoruz. Gecenin galibi ilan edilmedi, ama aslinda bu gece muzik ve dostluk kazandi. İki grup da yapmis olduklari dostluk ve kardeslik iceren konusmalarla bir kez daha gonulleri fethediyorlar. Ve en sonda da maNga'nin imzasi olan klasik "maNga Selami", "maNga+Athena Selami"na donusuyor ve hep birlikte verilen bu ortak selamla geceyi noktaliyorlar.
maNga ve Athena selamda

Salonu dolduran binlerce kisi cidden guzel ve saf bir muzik dinledi bu gece. Sevdigimiz iki grubun yillardir eskimeyen parcalarini daha once hic duymadigimiz ve belki de bir daha asla duyamayacagimiz sekillerde dinledik. Artik normal konserlerle yetinmek cok zor olacak ve onlar cok tekduze gelecek. Bir de bir kez daha sunu anladim ki, biz Turkler hoplamayi, ziplamayi ve 9/8'lik konserleri ne olursa olsun cok seviyoruz. Athena'nin kozu da bu oldu. Soundclash konseptine mehter ve oryantal dansozler ne kadar uydu bilmiyorum, ama salondaki kalabalik gorduklerinden memnun ayrildi salondan bu gece.

Ben bu gece cok eglendim. Sahnenin en onundeydim, maNga'nin butun performanslarinin HD videolarini cekebildim. 5 tane hafiza karti ve 2 fot.mak.pili harcadim. Kart ve pil degisimleri sirasinda eksik kalan bazi kisimlar disinda, butun videolarim basarili. Hemen paylasmaya baslayacagim, ama once bu gece tanik olduklarimi bir sindirmeliyim. :)

Geceden bir de hatıramız var elimizde: Cem'in arkadasima firlattigi baget! Arkadasım onu goturecek elbette, ama onunla bir resim cekmenin bir zararı olmaz.:)
Cem'in bageti!

Soundclash konseri Turkiye icin bir ilkti, ama son olmasini istemiyoruz. Athena olsun, maNga olsun, boyle farkli bir projeyle seyirci karsisina cikmis olmaktan cok mutlu olduklarini ifade ettiler. Tekduze konserlerden sikilmislardi besbelli. Biz de boyle heyecan verici bir konseri canli canli izleyebilmis olmaktan son derece mutluyuz. Biz bu yeni konser konseptini cok sevdik. Bakalim bu serinin devami gelecek mi? Ve bu sefer hangi iki grup carpisacak? Gelecek yila kadar merak icinde bekleyecegiz anlasilan.

Yatmadan once farkediyorum ki, Kolombiya'li bir hayrandan kucuk bir tesekkur tweet'i almisim. Diyor ki arkadas, "Bu gece harika bir is cikardin! Kolombiya'dan tesekkurler!". Evet, dunya cok kucuk! :)


2 comments: